Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ağustos, 2010 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Pakistan'da Sel Felaketi

Pakistan sel felaketinin pençesinde BAĞIŞLARINIZ İÇİN TÜRK YARDIM KURULUŞLARI (A-Z) Deniz Feneri Derneği İHH İnsani Yardım Vakfı Kimse Yok mu Derneği Türk Kızılayı Yeryüzü Doktorları Pakistan'da son 15 günde 1600'den fazla kişinin ölümüne, 13 milyondan fazla kişinin evlerini terk etmesine yol açan sel felaketinden en fazla etkilenen Pencap eyaletinin Başbakanı Şahbaz Şerif, maddi hasarın boyutlarını kestiremediklerini, felaketin Pakistan'ın ekonomisine büyük zarar vereceğini söyledi. Selin vurduğu bölgelerde incelemelerde bulunmak için geldiği Rahim Yar Han kentinde AA muhabirine demeç veren Şerif, muson yağmurlarının yol açtığı, son zamanların en büyük sel felaketinde, en fazla hasarın ülke ekonomisinin can damarı olan Pencap eyaletinde olduğunu belirtti. Eyalet topraklarının geneline yakının selden etkilendiğine işaret eden Şerif, 5 bine yakın köyün tamamen sular altında olduğunu, 9 milyondan fazla kişinin de evlerini terk etmek zorunda kaldığını be...

YA SİZ???

Ülke toz duman. Her şey birbirine karışmış neyin doğru, neyin yanlış olduğunu çöz çözebilirsen!!! Vatandaşın kafası ise allak pullak. Bir kısmın ise olan bitenlerden haberi yok. Hal böyleyken gelecek ile ilgili kaygı duymayanları da anlamış değilim. Soruyorum size her şey güllük gülistanlıkta ben mi acaba halüsinasyon mu görüyorum? Sizce demokratikleşme nedir? Peki! demokratikleşme diye bas bas bağırılırken ispatlanmamış suçlarla içeriye tıkılanlar ne olacak? Türk Ulusunun en değer verdiği, canını emanet ettiği silahlı kuvvetleri şimdi ne durumda? Referandum açlığa, yoksulluğa, işsizliğe, ülkenin bağımsızlığına çözüm mü acaba? Ya da kapalı kapılar arkasında neyin pazarlıkları yapılıyor da sandığa gidilmeyeceğini açıklayan DTP, şimdi ‘Şartlar oluşursa yeni anayasayı destekleriz’ diyor. Ve “Devletle anlaştık, ateşkes imzaladık” diyen hain Murat Karayılan’ın bu açıklaması ne anlama geliyor? “Kürt sorunu artık bir çözüm sürecine girdi” diyen Ahmet Türk’ün bu açıklamasının içeriğinde neler ...

KADIN-ERKEK EŞİTLİĞİ

Gündemin yoğunluğu bazı gerçek sorunları geride bırakıyor ve sanki öyle bir sorun yokmuş gibi gündemde yer alamıyor. Bunlardan en önemlisi olan kadın erkek eşitliği (pozitif ayrımcılık) dir. Geçenler de Sn. Başbakanın Sivil Toplum Kuruluşlarıyla yaptığı toplantıda “Ben kadın erkek eşitliğine inanmıyorum” diyor. Orada bulunan kadınlara fazla açık vermemek için üstü kapalı “farklı doğarlar, farklı görevleri vardır” diyor. Yani; kadın toplumda sadece çocuk üreten, annelik görevini yapan, erkeğe hizmet eden, kusura bakmayın ama seks aracı olarak gördüğünü üstü kapalı bir şekilde anlatmaya çalışıyor. Tabiî ki kadınların biyolojik yapısının daha narin ve hassas olması çağdaş bir ülkede kadınların yasal haklarının olmaması anlamına gelmez. Kadın erkek eşitliğini, biyolojik farklılığa bağlamak nasıl bir düşünde tarzıdır anlamış değilim!!! Kadın; düşünen, üreten, yöneten bir insandır. Erkek ile farklılığı biyolojiktir. Kadını arka plana iten zihniyet asla toplumun gelişmesini istemez. Her ne k...