Ana içeriğe atla

UYUŞTURUCU İLE MÜCADELENİN YOLU VE TEDAVİ MERKEZLERİ…

UYUŞTURUCU İLE MÜCADELENİN YOLU
VE TEDAVİ MERKEZLERİ…

Elveda TANIK
etanik@egm.gov.tr

Belirli dozda alındığında; kişinin sinir sistemi üzerinde etki ederek, akli, fiziki ve psikolojik dengesini bozan, fert ve toplum içerisinde iktisadi ve sosyal çöküntü meydana getiren, alışkanlık ve bağımlılık yapan, kanunların kullanılmasını, bulundurulmasını ve satışını yasakladığı uyuşturucu maddelerin sınıflandırılması ile bu maddelerin kişi ve toplum üzerinde yapmış olduğu hasarları daha önce ki yazılarımda anlatmaya çalışmıştım.
Şimdi ise; kişiyi hayattan kopartarak kendisine bağımlı, esir yapan, kişi ve toplum üzerinde (TERÖR, ÇEŞİTLİ HASTALIKLAR, SUÇ ARTIŞI ve EKONOMİ) etkileri olan bu maddelerle mücadele ile bağımlı olup da bu illetten kurtulup tekrar yaşamın tüm güzelliklerine dönebilmeleri için başvurabilecekleri tedavi merkezleri hakkında bilgi paylaşımında bulunmak istedim.
Uyuşturucu ile mücadelenin yolu, yine her şeyde olduğu gibi eğitimdir. Evet, bütün kötülüklerin tedavisi, gerçek ve güvenilir bir eğitimle mümkündür…
Uyuşturucu ile mücadele önce ailede başlar. Hani hep deriz ya! Atalarımız boşa dememişler diye. Hani boşa söylemedikleri bu sözlerden birisi de, hepimizin bildiği “ Ağaç yaş iken eğilir.” Sözdür. Çocuklar mutlaka küçük yaşta eğitilmelidirler. O yaşlarda işlenmeye, her türlü bilgi ile donatılmaya elverişlidirler. Hani yaş ağaç gibi istenilen şekle girebilirler. O yaşlarda edinilen davranışlardan hayatları boyunca kolay kolay da vazgeçemezler. Büyüdükçe eğitilmeleri zorlaşır, kolay kolay eğitilemezler. Kuru ağaç gibidirler. Eğilmezler, biraz zorlarsan kırılırlar. Onlara yeni bir davranış kazandırmak hemen hemen imkânsızdır. Öyle Değil mi?Evet öyle!
Anne ve babalar çocuklarını terbiye ederlerken; onlarla iyi bir iletişim kurarak bunu sürdürmeli, çocuğunun hayatı ile ilgilenmeli, açık kurallar koyarak bunlara uymalarını sağlamak için tutarlı olup, uygun sonuçlar alana kadar çabalamalı, çocuğuna olumlu model olmalı, çocuğunun arkadaşlarını akıllıca seçmesini ve gerekli yerlerde hayır demesini öğretmeli, çocuğunun aktivitelerini izleyerek yetişmelerini sağlamalıdırlar. Yine anne ve babalar, çocuklarını eve geldiğinde öyle karşılamalılar ki; çocukları, dönebilecekleri en güzel yerin evi olduğunu hissetmeliler. Eğer bir çocuk, ona daima dostluk güler yüz ve anlayış gösteren bir çevrede yaşarsa, dünyanın içinde yaşanacak güzel bir yer olduğunu öğrenir.
Uyuşturucu kaçakçılığı bir insanlık suçudur. Uyuşturucu suçları ile mücadele sırasında uluslar arası iş birliği yapılması gerekir. Uyuşturucu madde kaçakçılığını motive eden etkenler arasında en kuvvetlilerden biri, üretim bölgeleri ile tüketim bölgeleri arasındaki uyuşturucu fiyatlarındaki önemli faktördür. Uyuşturucu madde fiyatları, üretim bölgelerinden, tüketim bölgelerine olan binlerce kilometrelik yolculuklarının sonunda katlanarak değer kazanmaktadır. Kolay ve bol kazanç elde etmek isteyen şahıs ve suç organizasyonları için cazip bir unsur olarak kabul edilmekte ve uyuşturucu madde kaçakçılığı faaliyetlerini körüklemektedir.
Bağımsızlığını yeni kazanan ülkelerde yaşanan siyasi ve ekonomik kaosun yanı sıra, bu ülkelerin bazılarında, idari yapının henüz tam olarak teşekkül etmemesi ve güvenlik güçlerinin uyuşturucu madde kaçakçılığını önlemeye yönelik olarak gerekli eğitim, araç-gereç ve donanımından mahrum olmaları belirgin bir zafiyeti ortaya çıkarmıştır.
Türkiye’de, bulunduğu coğrafi konum itibariyle direk veya dolaylı olarak uyuşturucu rotasına maruz kalmaktadır. Bu nedenle Türkiye, uluslar arası işbirliğine, ulusal personel faktörüne önem vererek uyuşturucu madde ile mücadelesini sürdürmektedir. Uyuşturucu madde ile mücadele bir Devlet politikasıdır.
Uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanan kişi hakkında, kullanılmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde satın almak, kabul etmek veya bulundurmaktan dolayı soruşturma başlatılmadan önce resmi makamlara başvurarak tedavi ettirilmesini isterse, TCK 192/4 maddesinde, cezaya hükmolunmaz denilmekte olup; madde bağımlılarının tedavi edilebileceği tedavi merkezlerini de,

AMATEM ( Alkol ve madde bağımlılığı tedavi, merkezi)
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi
Ankara AMATEM
Gazi Üniversitesi Araştırma Hastanesi.
Manisa Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi.
Elazığ Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi olarak sıralayabiliriz.

SONUÇ OLARAK; insanların dimağını, düşüncelerini yok eden, sağlıklı düşünme ve hayatı sekteye uğratan, kullanan kişinin kendisine, ailesine, çevresine, ülkesine ve insanlığa zararlı hale getiren her türlü madde bağımlılığına karşı mücadele etmek için, toplumun her kesiminin özellikle çocuk ve gençlerin madde bağımlılıklarının nedenlerini tespit ederek bu maddeleri ortadan kaldırmak ve madde bağımlılığına yönelmelerine mani olmak üzere madde kullanımına karşı eğitimler düzenlenmeli, toplumun her kesimi bu konuda bilinçlendirilmelidir. Bunun yanında, bu illetin ağına düşmüş, karanlıkta kalıp, nereye, nasıl gideceğini, yolunu bulamayan bu kişilerin yolunu aydınlatan küçücük de olsa bir ışık olup, onların hayata tekrar merhaba demeleri için ellerinden tutup tedavi olmalarına yardımcı olunmalıdır…Yazımı, eğitimin toplumlar için önemini anlatan veciz bir söz ile bitirmek istiyorum…

“Tahsil ve terbiyesi mükemmel olan bir toplumun idare edilmesi kolay, fakat esir edilmesi imkansızdır.”

Elveda TANIK
3.Sınıf Emniyet Müdürü

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

UYUŞTURUCU MADDELERİN TANIMI VE SINIFLANDIRILMASI…

UYUŞTURUCU MADDELERİN TANIMI VE SINIFLANDIRILMASI… Elveda TANIK etanik@egm.gov.tr Belirli miktarda alındığında, kişinin sinir sistemine etki ederek, akli, fiziki ve psikolojik dengesini bozan, kişi ve toplum içerisinde ekonomik ve sosyal çöküntü meydana getiren, alışkanlık ve bağımlılık yapan, kullanılmasını, bulundurulmasını, üretilmesini ve satışının kanunlarla yasaklandığı narkotik ve psikotrop sözcükleriyle de tanımlanan maddelere Uyuşturucu madde denir. Uyuşturucu madde kavramı genel anlamda, uyuşturma niteliğine sahip maddeleri ifade eder. Yani uyuşturan, duymaz hale getiren demektir. Bazen de keyif veren, kışkırtan, yatıştıran, uyanıklık sağlayan maddeler içinde kullanılmaktadır. Kişiyi hayattan kopartarak kendisine bağımlı yapan, kişi ve toplum üzerinde (TERÖR, ÇEŞİTLİ HASTALIKLAR, SUÇ ARTIŞI ve EKONOMİ) üzerinde etkileri olan bu maddelerin neler olduğu, nelerden, niçin ve nasıl yapıldığı hakkında bir bilgimiz var mı? Veya merak ediyor muyuz? Gelin, hep ...

UYUŞTURUCU MADDE KULLANIMININ KİŞİ VE TOPLUM ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ…

UYUŞTURUCU MADDE KULLANIMININ KİŞİ VE TOPLUM ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ… etanik@egm.gov.tr Uyuşturucu madde kavramı; genel anlamda uyuşturma özelliğine sahip maddeleri ifade eder. Yani, uyuşturan, duyarsız hale getiren madde demektir. Önceki yazımda; afyon ve türevleri, kokain ve türevleri, kenevir ve türevleri ile sentetik uyuşturucular olarak sınıflandırmasını anlatmaya çalıştığım uyuşturucu maddelerin kullanımının kişi ve toplum üzerindeki etkilerini gelin hep birlikte görelim. Bu maddelerden; ESRAR; mizacı, düşünceyi ve davranışları olumsuz etkiler. Beyinsel bağlantılarda kopukluk, reflekslerde, koordinasyonda bozukluk yapar. Dikkati dağıtır, paranoya ve muhtemelen psikoza yol açar. Unutkanlığa, yüksek dozda alındığında hayal görmeye neden olur. Bronşit ve akciğer kanseri riskini artırır. Uykulu hal yaratır, hafıza kaybına neden olur. Kalp rahatsızlığı yaratır, ağız ve boğazda kuruluk, gözlerde kanlanma meydana gelir. Erkeklerde sperm sayısında azalma ve kısırlık, kadınlarda tes...

TEK MİLLET İKİ DEVLET

TEK MİLLET İKİ DEVLET “Tek Millet, İki Devlet” bu söz; 30 Ağustos 1991 yılında SSCB çöküşü ile bağımsızlığını ilan eden Azerbaycan Devletinin, 1992-1993 yılları arasında ki Devlet Başkan Ebulfez ELÇİBEY tarafından, o zaman Azerbaycan’ı ziyaret eden Türkiye Cumhuriyeti Devlet Başkanına söylenmiştir. Ebulfez ELÇİBEY “ iki kardeşin yan yana, ayrı ayrı devletler kurduğu nerede görülmüştür. Azerbaycan ve Türkiye olarak en kısa zamanda birleşmeliyiz.” ve “ Biz bir millet iki devletiz” diyerek ülkeler arasındaki bağı bu sözlerle anlatmışlardır. Şu son zamanlarda Ermenistan sınır problemi, iki kardeş ülke arasında ayrılığa yol açsa da, Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanının açıklamasıyla her şey eski seyrine dönmüştür. Zaman zaman yanlış anlaşılmalar, sitemler olsa da iki kardeş ülke birbirinden asla vazgeçemez. Çünkü biz tek milletiz. Kavga eden iki kişi birbirlerini sevmedikleri anlamına gelmediği gibi, kavga etmeyen iki kişide birbirlerini çok sevdiği anlamına gelmez. Bağımsızlıklar...