Ana içeriğe atla

YEREL SİYASET ve YEREL YÖNETİM

Yerel siyaset, yerel yaşamın bütün boyutları ile ilgilidir.Yaşanılan yerde ortak yaşamdan kaynaklanan gereksinimleri karşılamayı ve ortak sorunlara ortak çözümler bulmayı amaçlar.Yerel siyaset ortak yaşam kalitesinin yükseltilmesi ile ilgilidir.Yaşam kalitesi kentte yaşayan herkesin birlikte yaşamaktan kaynaklanan ve birbirine benzeyen ihtiyaçlarının karşılanması,bunun için gerekli hizmetlerin üretilmesi ile ilgilidir. Bir kentte veya yaşadığı bölgede yerel hizmetler yapılırken her kesimden vatandaşı kapsayacak şekilde yapıldığı söylenir.Kadın ve erkeklerin ayrı gereksinim ve beklentilerinin olduğu nedense unutulur.Yerel hizmetlerin odağında kadın olduğu söylense de baktığımızda bunun doğru olmadığı ortaya çıkar.Yerel hizmetler kadınların gündelik yaşamlarıyla yakından ilişkilidir.kadınlar ve erkekler yaşadıkları mekanları farklı kullanırlar.Kadınların kentte bakış açıları farklı olduğundan kadın, mahallesinde ve sosyal yaşamın da erkeklerden daha çok ihtiyaçlarını karşılamada zorlanmaktadır.Kadınların ulaşımdan, konuta, Pazar yerinden okul alanına,yeşil alanlardan sağlık kuruluşlarına kadar farklı kent hizmetleri ve alt yapıları hakkında beklentileri vardır.Kadınlar hayatlarını kolaylaştıracak hizmetler bekler. Acaba kadının hayatını kolaylaştıracak belediye hizmetleri nelerdir diye düşünülüyor mu? Yerel politika ve yerel yönetimler kadınların siyasal yaşama katılması ve siyasal alanda güçlenmesi için bir anahtardır.Her ne kadar kadınlar yerel yönetimlerde seçme ve seçilme hakkını genel seçimlere göre daha önce elde etmişse de günümüzde kadın aday sayılarına ve seçilebilirlik sıralarına bakıldığında yetersiz olduğu görülür.Yoksa yerel siyaset ve kent yönetimi kadınların bilemeyeceği, anlayamayacağı, bu yüzden de karışmaması gereken bir alan mı görülüyor?Yerel yönetimler insan haklarının yaşama geçirileceği yerler olduğu düşünülürse toplumsal cinsiyetimize ve bundan kaynaklanan farklılıklarımıza da saygı duyulması ve farklılıktan kaynaklanan ihtiyaçların da giderilmesidir.Belediyeler halktan aldıkları yönetme yetkisiyle kendilerini seçen yurttaşlara karşı sorumludur.Bu nedenle,yerel yönetimler demokratik olarak hesap verebilmelidir.Yerel yönetimlerin ve halkın yakın ve yüz yüze ilişkiler içinde olması iletişimi kolaylaştırmakta ve katılımcılığı sağlamaktadır.Bu da yerel yönetimleri demokratik yapar.Merkezi siyasi irade ile halk arasında aracı kurum olan yerel yönetimler,toplumdaki iktidarı çoğullaştırarak,bir yandan yurttaşların siyasete erişimlerini çeşitlendirir, bir yandan da çoğul iktidarların birbirini denetlemesini ve dengelemesini sağlar. Yaşama dair her şey olan yerel siyaset,dar çıkarların hizmetine koşularak pay koparılacak makamlar değil,yerel olanakların etken ve demokratik biçimde kullanılarak halkın refahını ve yaşam kalitesini yükseltmek için yönetilecek organlardır.Yerel seçimlerin hız kazanmasıyla başkan adayları bir bir projelerini açıklıyorlar. Yerel yönetime katılım kişilere kendi yaşamıyla ilgili kararları belirleme,siyasal tercihler yapma olanağı verdiğinden merak edip de gelecek beş yıl için umut beklediğimiz adayların yapacaklarını inceledik mi?Yoksa sadece benim partimden olması yeterli mi diye düşünüyoruz. Küresel krizin almış başını gittiği,insanların yokluk ve yoksullukla kıvrandığı bu günlerde liyakat sahibi kişilere ihtiyacımızın olduğu unutulmamalıdır. Yerel yönetimlerin aldıkları kararlar,eylem ve işlemleri ile yurttaşların nasıl bir kentsel çevrede yaşayacağını belirleyeceğinden umarım gerçekten iş yapacak,devlet ve millet hakkını koruyacak başkanlar seçilir.

Nermin AYDINLI

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

UYUŞTURUCU MADDELERİN TANIMI VE SINIFLANDIRILMASI…

UYUŞTURUCU MADDELERİN TANIMI VE SINIFLANDIRILMASI… Elveda TANIK etanik@egm.gov.tr Belirli miktarda alındığında, kişinin sinir sistemine etki ederek, akli, fiziki ve psikolojik dengesini bozan, kişi ve toplum içerisinde ekonomik ve sosyal çöküntü meydana getiren, alışkanlık ve bağımlılık yapan, kullanılmasını, bulundurulmasını, üretilmesini ve satışının kanunlarla yasaklandığı narkotik ve psikotrop sözcükleriyle de tanımlanan maddelere Uyuşturucu madde denir. Uyuşturucu madde kavramı genel anlamda, uyuşturma niteliğine sahip maddeleri ifade eder. Yani uyuşturan, duymaz hale getiren demektir. Bazen de keyif veren, kışkırtan, yatıştıran, uyanıklık sağlayan maddeler içinde kullanılmaktadır. Kişiyi hayattan kopartarak kendisine bağımlı yapan, kişi ve toplum üzerinde (TERÖR, ÇEŞİTLİ HASTALIKLAR, SUÇ ARTIŞI ve EKONOMİ) üzerinde etkileri olan bu maddelerin neler olduğu, nelerden, niçin ve nasıl yapıldığı hakkında bir bilgimiz var mı? Veya merak ediyor muyuz? Gelin, hep ...

UYUŞTURUCU MADDE KULLANIMININ KİŞİ VE TOPLUM ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ…

UYUŞTURUCU MADDE KULLANIMININ KİŞİ VE TOPLUM ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ… etanik@egm.gov.tr Uyuşturucu madde kavramı; genel anlamda uyuşturma özelliğine sahip maddeleri ifade eder. Yani, uyuşturan, duyarsız hale getiren madde demektir. Önceki yazımda; afyon ve türevleri, kokain ve türevleri, kenevir ve türevleri ile sentetik uyuşturucular olarak sınıflandırmasını anlatmaya çalıştığım uyuşturucu maddelerin kullanımının kişi ve toplum üzerindeki etkilerini gelin hep birlikte görelim. Bu maddelerden; ESRAR; mizacı, düşünceyi ve davranışları olumsuz etkiler. Beyinsel bağlantılarda kopukluk, reflekslerde, koordinasyonda bozukluk yapar. Dikkati dağıtır, paranoya ve muhtemelen psikoza yol açar. Unutkanlığa, yüksek dozda alındığında hayal görmeye neden olur. Bronşit ve akciğer kanseri riskini artırır. Uykulu hal yaratır, hafıza kaybına neden olur. Kalp rahatsızlığı yaratır, ağız ve boğazda kuruluk, gözlerde kanlanma meydana gelir. Erkeklerde sperm sayısında azalma ve kısırlık, kadınlarda tes...

TEK MİLLET İKİ DEVLET

TEK MİLLET İKİ DEVLET “Tek Millet, İki Devlet” bu söz; 30 Ağustos 1991 yılında SSCB çöküşü ile bağımsızlığını ilan eden Azerbaycan Devletinin, 1992-1993 yılları arasında ki Devlet Başkan Ebulfez ELÇİBEY tarafından, o zaman Azerbaycan’ı ziyaret eden Türkiye Cumhuriyeti Devlet Başkanına söylenmiştir. Ebulfez ELÇİBEY “ iki kardeşin yan yana, ayrı ayrı devletler kurduğu nerede görülmüştür. Azerbaycan ve Türkiye olarak en kısa zamanda birleşmeliyiz.” ve “ Biz bir millet iki devletiz” diyerek ülkeler arasındaki bağı bu sözlerle anlatmışlardır. Şu son zamanlarda Ermenistan sınır problemi, iki kardeş ülke arasında ayrılığa yol açsa da, Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanının açıklamasıyla her şey eski seyrine dönmüştür. Zaman zaman yanlış anlaşılmalar, sitemler olsa da iki kardeş ülke birbirinden asla vazgeçemez. Çünkü biz tek milletiz. Kavga eden iki kişi birbirlerini sevmedikleri anlamına gelmediği gibi, kavga etmeyen iki kişide birbirlerini çok sevdiği anlamına gelmez. Bağımsızlıklar...