Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ocak, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

ERMENİ MESELESİ

Tarihte Ermeni meselesi ülkemizin en büyük sorunlarından birisidir. İsviçre’den sonra şimdi de Fransız Senatosu, “Ermeni soykırımının reddedilmesi suç sayılacak ve aksine hareket edenlere bir yıla kadar hapis ile 45 bin Euro para cezası verilmesi” ile ilgili tasarıyı kabul etti. Özgürlüklerin beşiği olduğu söylenen Avrupa verilen bu tek taraflı kararla bakalım bundan sonra nasıl davranacak? Bu çifte standart değil de nedir? Türkiye ve Fransa arasında olan dostluğun bitirilmesi uğruna bilgi ve belgelere bakılmadan verilen tek taraflı bu karar Türkiye’yi ve Türk Ulusuna vurulan bir darbedir. Tamamen yeniden seçilmek uğruna aldırdığı bu tasarının mimarı Sarkozy’e, sanırım Ermeni çetelerinin Türklere yaptığı toplu katliamlarını hatırlatmak gerekir; “Berlin Antlaşması'nın imzalanması ile Ermeni sorunu iki yönde gelişmiştir. Bunlardan ilki, Batılı devletlerin Osmanlı devleti üzerindeki baskı ve müdahaleleri; ikincisi ise, Anadolu, Suriye ve Rumeli'de yaşayan Ermenilerin Anadolu'n...

İşte bütün mesele bu!

İnsanın dünya’ya bakış açısı eleştirici ve sorgulayıcı mı? Yaşananlara yaklaşımımız nasıl olmalıdır? Evet, biraz felsefi yönden yaklaşırsak insan; evrende düşünen, anlamaya çalışan, eleştiren, yorumlayan bir varlıktır. Lakin, bir çok insan yaşananlara ve dünya’da değişimlere fazla takılmadan ve sorgulamadan hayatını sürdürür. Ya da hayatı anlamsız ve bir dizi tesadüf olarak görür. Bazılarını ise, toplumun krizi birçok şeyi sorgulamaya zorlar. Hayatta değer taşıyan her şeyin çaba gerektirdiğini duyarlı olanlar bilir. Çıkar ve rant onlar için önemli değildir. Toplumun aydınlanması ve ülkenin geleceği için doğruların yanında olmayı yeğler.Yazmak ya da yazmamak. İşte bütün mesele bu! Evet, günümüz de eleştirmek, eleştirilmek yasak hale geldi. Kuşkusuz yaşam her ne kadar karmaşık olsa da şaşkınlık içinde izliyoruz olup bitenleri... Yeri geldiğinde kişilik haklarına saygılı bir şekilde devletin en yüksek kademesinde olanların yaptıkları hakkında yazılmayacak, çizilemeyecekse biz demokrasinin...

HAŞA KİMİN HADDİNE!

Son günlerde her şey birbirine girmiş durumda. Daha önce ki yazılarımda da belirttiğim gibi artık şaşırmıyoruz olanlara. Kanıksadık ve sıradanlaştı yaşananlar… Hayatımızdan memnun muyuz? Gelecekten ne bekliyoruz? Acaba kaçımız bu soruları kendimize soruyoruz. Belki de hayat hikayelerimizin sıradan olduğunu düşündüğümüz için üzerinde durmuyoruz. Ya da birileri hayat hikayemizi yazıyor bizlere de figüranlık yapmak düşüyor. Düşünmeden-duygularını belirtmeden yaşamak, yaşamak mı dır? Eleştirilmekten, eleştirmekten korku ise yaşamak, yaşamak mı dır? Bulunduğun topraklara, vatanına, milletine kul, köle olmak yaşamanın anlamı değilse nedir yaşamak? Şehit haberleri,Evlatlarını kara toprağa veren ana-baba-eş-çocuklar, Laikler, anti laikler, PKK çığlığı atanlar, Paşaların tutuklanmaları, Dost ahbap ilişkileri ile yapılan atamalar, Atama bekleyen öğretmenler, Milletvekilliği için kıyasıya savaşan siyasiler, Vekil maaşı ile geçinemeyen halkın temsilcileri, Servetlerine servet katmak için çalışan k...

HA BABAM, YE BABAM...

Bir yılı acısıyla tatlısıyla geride bıraktık. Ülkemiz de o kadar çok traji-komik olaylara şahit oluyoruz ki tepki vermemiz gereken olaylara duyarsızlaşıyor, basit olaylara inanılmaz tepkiler veriyoruz. İşte Türkiye! Ağlanacak halimize gülüyoruz maalesef. Yoksulluk almış başını gidiyor. Gitmesine gidiyor da ‘bal tutan parmağını yalar’ diyerek oldukça da hoşgörülüyüz nedense! Kapitalist sistemin ağında ağırlaşan yaşamın içinde yok olup gidiyoruz. Yıllar yılları kovalarken devler, kendinden güçsüzleri yok etmek için elinden geleni yapmaktadır. Dünya’da yok olmaya yüz tutmuş yaşam kaynakları nedeniyle, henüz keşfedilmemiş, doğasına fazla dokunulmamış, zenginlik kaynakları olarak görülen ve hayati değer taşıyan hava, su, toprak, bitki örtüsü, hayvanlar ve madenler doğaca zengin, kültürel ve gelişme açısından yoksun ülkeler, emperyalist güçlerin iştahını kabartmaktadır. Bu nedenle yardım etme bahanesiyle gelişmemiş ülkelere yaptırımlar uygulanmış ve hatta bu ülkeler kendilerinin sömürgesi ha...