Ana içeriğe atla

Kayıtlar

KÜRT AÇILIMI

Ayrılıkçı terör örgütünün başı ve binlerce kişinin katili olan Abdullah ÖCALAN’ın İmralı’dan avukatları aracılığı ile gönderdiği bilgiler üzerine kürt sorununun çözümü için çalışmalara hız verildi. Gazeteler de, televizyonlar da kürt meselesi üzerine yayınlar yapılıyor,uzmanlar,sözde aydınlarsaçma sapan görüşler ortaya atıyorlar.İçişleri bakanı “Kürt meselesi olarak adlandırılan meselenin de vatandaşlarımızın demokratik haklarının genişletilmesi ve pekiştirilmesiyle, nerede yaşarsa yaşasın her vatandaşımızın kendisini devletin eşit ve hür ferdi olarak hissetmesini sağlamakla çözülebileceğine inanıyoruz”diyor. Peki!Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan Kürtler bu ülke de hiçbir şey olamazlar ve hiçbir hakka sahip değiller diye bir hüküm mü bulunmaktadır.Türk-Kürt yıllarca aynı topraklarda birlikte yaşamadı mı, kız alıp vermedi mi?devletin her kademesinde yer almadılar mı?Mecliste temsil edilmiyorlar mı?Bu sorun kürt halkının sorunu değil,bu feodalitenin sorunudur.Ağaların, beylerin sorun...

GÜNDEM

Birkaç gün ülke gündeminden uzaktım. Ne internet,ne gazete,ne radyo ne de televizyon…Bunların hepsinden uzaklaşmak daha doğrusu her şeyden uzak durmak…Dünya da bu şekilde yaşamak nasıl bir duygu?...Bu durumda ki insanlardan nasıl yararlanılır?...Nasıl kandırılır?... Ülke nereye gidiyor? Ergenekon nedir, neler olmuştur, bizleri neden ilgilendirir veya ilgilendirmez…Terör ve binlerce Mehmetçiğin sonu… Ilımlı İslam söylemleriyle islam devletine doğru gidiş…AB hayali bizi nereye götürüyor?İşsizliğe çözüm bulunabilinir mi? Ülke ekonomisinin büyümesi ve daralması ne demek…Sanayi,tarım vs.vs.ne durumda?... Açlık sınırı, işsizlik sorunu,laik ve anti laik, kendini dindar niteleyenler ve dinsiz denilenler…Türklük ve Türkiyelilik, Atatürk ve Cumhuriyet, bağımsızlık ve özgürlük kavramları…reyting uğruna medyanın hali… Ülkemiz de, Kıbrıs ve dünya da neler oluyor?...Ülkemizin kaynakları ve zenginlikleri kimlere peşkeş çekiliyor?Demokrasi ve hukuk… Evet bütün bu sorular ve cevapları … Ülke gündeminde...

DOĞU TÜRKİSTAN’IN EFSANE KAHRAMANLARI

DOĞU TÜRKİSTAN’IN EFSANE KAHRAMANLARI Elveda TANIK etanik@egm.gov.tr 5 Temmuz 2009 tarihinde, Doğu Türkistan’ın Sincan Uygur bölgesinde yaşayan Müslüman ve Türk Soydaşlarımıza Çinliler tarafından yapılan katliamı canımız acıyarak sadece seyrediyoruz… Tüm dünya seyrediyor… Ve Çin baskısını, zulmünü hala devam ettiriyor. Çin Medyası da bu olayların arkasında, Dünya Uygur Kongresi Başkanı Rabia KADİR’İN olduğunu iddia ediyor. Bu olayların çok öncelerini araştırıp, kendi bildiklerimle beraber yazmak istedim. Rabia KADİR kimdir? Bu olaylarla ne ilgisi olabilir? Amacı nedir? Rabia KADİR; 1947 yılında Doğu Türkistan’da doğdu. Fakir bir çocukluk dönemi yaşadı. Çamaşırcı olarak girdiği iş hayatına, süpermarket kurarak devam etti. Urumçi'de, Müslüman kadınları iş hayatına kazandırmak için, 'Bin Ana Projesi'ni” yürüttü. Çin yönetimi, azınlıklar arasından çıkan, en başarılı kadın diye onu örnek gösterdi. Ülkenin en zengin 10 kişisi içinde yerini aldı.1995- 19...

ZİHİN KONTROLÜ

Zihin Kontrolü ve Beyniniz kontrol edilirse ne olur?Bu konu üzerinde TV.kanallarının birinde uzmanların konuşmaları dikkatimi çekti. Çok ilginç geldi ve bu konuları araştırmaya başladım. İlk önce fazla düşünmeye gerek yok, tabi ki bilinmedik güçlerin olabileceği, bazen de insanların bazı şeyleri engellemesi zor olacaktır diye kestirip atıyordum. Bu konuları çok boyutlu ve karmaşık buldum. Hakikaten bu dal üzerinde eğitim yapılması ve bu konulara ilgi duyulması gerekiyor. Günümüz de teknolojinin hızla geliştiği gerçektir. Bu gelişim olumlu yanları olduğu gibi olumsuz yanları da mevcuttur. Bu olumsuzluklardan en önemlisi maalesef insanların zihinlerinin kontrol altına alınabilmesidir. ZİHİN KONTROLÜ NEDİR? Günümüzde psikotrop maddeler kullanılarak veya elektro-manyetik dalgalarla insan beynine etki edilebilmekte, düşünce ve davranışlar yönlendirilebilmektedir. ZİHİNLERE HÜKMETMEK MÜMKÜN MÜ? Evet mümkün. Çok gelişmiş bilgisayarlar yardımıyla kişinin öfke, acı, endişe, küçümseme, ümitsi...

YERELDE KADIN

Yerel siyaset kadınlar için neden önemlidir diye hiç düşündük mü? İlgisi olmayanlar bu da nerden çıktı, yerelin kadını erkeği mi olur diyecektir. Evet yerelin kadını ve erkeği olur. Acaba mahalleyi, ilçeyi, kenti, köyü, kısaca yaşadığımız ortak yaşam çevresini kadınlar ve erkekler aynı biçimde mi kullanıyoruz? Yani; yaşamın sunduğu ekonomik, toplumsal ve mekansal olanaklardan yararlanma fırsatları aynı değildir.Yerel düzeyde sunulması gereken birçok hizmetin yeterli ve uygun mahiyette sunulmaması durumunda ortaya çıkan boşluk ağırlıklı olarak kadınlarca doldurulur.Ya da üstlenmek zorunda olduğu işleri de yerine getirmekte zorlanır. Ev hizmetleri, çocuk bakımı, yaşlı bakımı vs. işler kadınlar tarafından yapılmakta ve kadınları sosyal ve kültürel yaşamdan uzaklaştırmaktadır. özellikle kırsal kesimlerde ve gecekondu bölgelerinde yaşam biraz daha ağırlaşmaktadır. (Çamaşırı elde yıkamak, suyu uzaktan taşımak işi vs.) Erkeğin para kazanması nedeniyle aile erkeğe bağımlı hale gelir ve dola...

SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ ÖNEMİ

Sivil Toplum nedir? Sivil Toplumun faydaları nelerdir? vb. soruları hepimiz sormaktayız. Günümüzde yaygınlaşan, sık sık konuşulan sivil toplum nasıl olmalıdır ve bir ülkenin gelişiminde ki rolü nedir? Sivil Toplum; insanların tek tek yapamadıklarını beraber yapmasıdır. Yani birlikteliği, gönüllülüğü ve dayanışmayı temsil eder.21.yüzyılda önemli bir kavram olan sivil toplum, akademisyenlerin yanı sıra buralara gönül verenlerin de tecrübelerinden yararlanılması gereken yerlerdir. Meslek odaları, sendikalar, vakıflar ve hemşehri dernekleri sivil toplumları oluşturur. Bir ülke de demokrasinin ve ekonominin gelişmesinde sivil toplumun etkisi olduğu kadar da aktif vatandaşlık anlayışını da getirir. Sivil toplum, demokratik bir toplum yaratılmasında, devlet-toplum, birey ilişkilerinin demokratik bir şekilde düzenlenmesinde önemli bir rol oynar. İnsanların gönüllü olarak bir araya gelmesiyle bir şeyleri yapmak için kurulan sivil toplumlar finansal ve örgütsel sorunlarının yanı sıra ...

KİRALIK ÜLKE SINIRI

“53 yıldır tarım yapılmıyor. 3.5 milyon dönümlük arazi. Yabancıya verilirse 2058 yılına kadar Türkiye'nin sınırı yaban ellerde olacak. “ internet haberde gördüğüm bu başlık içimin bir kez daha cız etmesine neden oldu. Peki bu işin aslı nedir? Türkiye, Suriye sınırı mayınlı bölge.Bu bölgenin mayınlardan temizlenmesi ve daha sonra bu toprakların kiraya verilmesi düşünülüyormuş… Buraya kadar doğru ve mayınların insanların hayatını tehlikeye soktuğunu, hayatlarını kaybeden binlerce kişinin olduğunu bu yüzden de oraların temizlenip yararlı bölge haline getirilmesinin doğru bir karar olduğunu hangimiz kabul etmez. AMA;? tartışmalar o kadar kritik halde ki! Bu da ülkemizi ve hepimizi etkileyecektir. Türkiye-Suriye sınırında ki mayınlı arazilerin temizliğini İsrail firması yapacakmış.Olabilir ama neden İsrail ???. Gelelim bu toprakların durumuna; Arazi çok büyük…53 yıldır bu alanda ekim yapılmadığı için toprak birinci kalitede ve verimi çok yüksek. Bu alan 677 kilometre…genişlik 300 ile 7...