DİKKAT BAŞKAN GELİYOR Çay saatinde, Ahmet ve Osman adlı iki memur arkadaş oturmuş, sohbet ediyordu. İzin dönüşü göreve başlamış olan Ahmet merakla sordu; — Bir kaç ay önce atanan başkan görevden alınmış öyle mi? —Evet, alındı. —Çok alıngandı zaten, alındı demek, Hah… Hah… Ha! Osman gülmedi, suratı asıktı. —Bu esprime de gülmedin ya helal olsun. Neyse niye alındı? Farklı biriydi. —Farklı olduğu için alındı ya zaten. —Anlamadım ki! Ben izne ayrılırken her şey güllük gülistanlıktı, yeni başkanın genel müdürle arası da iyi görünüyordu. —Ben de sevmiştim bu başkanı. Gelir gelmez; “Amirlik, yöneticilik memurlar üzerinde baskı kurma aracı değil, çözüm üretme yeridir. Sorunları çözeceğiz, çalışma şartlarını iyileştireceğiz ki elemanlarımızdan daha verimli çalışma beklemeye hakkımız olsun” demişti. —Evet, izne ayrılmadan bir gün önce o konuşmasını dinlemiştim. Dinlemiştim ya doğrusu pek de inandırıcı gelmemişti. Çoğu idealistçe konuşur ama uygulamaya gelince bir şey yapmaz diye düşünüyordum. —Y...